Humus’taki saldırılara Hatay’dan güçlü çağrı: “Sessizlik suça ortak olmaktır”
Suriye’nin Humus kentinde, Alevi, Hristiyan, Dürzi ve seküler sivillere yönelik gerçekleştirilen saldırılar, bölgedeki insani dramın derinleştiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Katliam niteliğindeki saldırılar, Hatay’dan yapılan açıklamayla sert bir şekilde kınandı.
“Saldırılar derhal durdurulmalı”
Hatay’dan yapılan kamuoyu çağrısında, mezhep, etnik köken ya da inanç fark etmeksizin tüm sivillerin yaşam hakkının dokunulmaz olduğu vurgulandı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Suriye’de sivil canların hedef alınmasına derhal son verilmelidir. Kimliği, inancı, kökeni ne olursa olsun masum insanların yaşam hakkı dokunulmazdır. Suriye’de azınlıklara yönelen katliamlar soykırım aşamasına varmıştır.”
“Uluslararası toplum sessiz kalmamalı”
Açıklamada, uluslararası toplumun yaşanan bu vahşete karşı daha fazla sessiz kalmaması gerektiği vurgulandı. Bölgede sivillerin korunması için acilen somut adımlar atılması çağrısı yapıldı:
“Her kimden gelirse gelsin, sivil halka yönelik şiddetin hiçbir meşruiyeti olamaz. Teröristlerin kravat takması, kendilerini medenileştirmediği gibi; bugünün konjonktürel avantajları da yarın onları kurtarmayacaktır. Elbette hesabı sorulacaktır.”
“Acımız büyük, çağrımız evrensel”
Hatay’dan yükselen ses, sadece bölge halkının değil, insanlık onuruna inanan tüm vicdanların sesi olma iddiası taşıyor. Açıklamada, saldırıların bir an önce sona ermesi ve barışçıl bir düzenin tesisi için uluslararası kamuoyunun artık “üç maymunu oynamaktan” vazgeçmesi gerektiği belirtildi:
“Acımız büyük, çağrımız insani ve evrenseldir: Saldırılar dursun, insanlar ölmesin, çocuklar korkuyla uyanmasın. İnancı nedeniyle hedef alınan tüm mazlumları saygıyla anıyor; Suriye’de adalet, barış ve insan onurunu koruyan bir düzenin bir an önce tesis edilmesini diliyoruz.”
