ABD Başkanı Donald Trump’a ait, nükleer savaşlara karşı dayanıklı E-4B “Nightwatch” uçağının Washington yakınlarına iniş yapması, uluslararası arenada büyük yankı uyandırdı. Kritik uçuşun, Trump’ın Beyaz Saray’da İran’a ilişkin acil toplantısından yalnızca saatler sonra gerçekleşmesi dikkat çekti.
Sıradışı Uçuş, Sıradışı Kodlar
E-4B tipi askeri uçak, Louisiana’daki Barksdale Hava Üssü’nden havalandıktan sonra gece geç saatlerde Maryland’deki Joint Base Andrews’e iniş yaptı. Uçuş sırasında kullanılan özel çağrı kodları ve izlenen olağandışı rota, bunun sıradan bir eğitim uçuşu olmadığını düşündürdü.
“Uçan Komuta Merkezi” Nedir?
E-4B “Nightwatch”, nükleer patlamalara ve elektromanyetik saldırılara dayanıklı şekilde üretilmiş özel bir uçaktır. ABD Başkanı, Savunma Bakanı ve askeri liderler için büyük acil durumlarda mobil karargâh görevi görür. 111 kişilik kapasitesiyle 35 saatten fazla havada kalabilir ve dünyanın dört bir yanındaki liderlerle anlık iletişim sağlayabilir. Ayrıca, havada yakıt ikmali yapılabilmesi, bu uçağı uzun süreli krizlerde kritik kılar.
Orta Doğu’ya Askerî Hareketlilik
E-4B’nin başkent yakınına inişiyle eş zamanlı olarak ABD’nin Orta Doğu’daki askerî varlığını artırdığı gözlemleniyor. Onlarca savaş uçağı ve tanker Avrupa’daki üslerde konumlandırılırken, USS Nimitz uçak gemisi Körfez bölgesine yönlendirildi. ABD Savunma Bakanlığı bu sevkiyatların “savunma amaçlı” olduğunu belirtse de, sahadaki hazırlık seviyesi oldukça yüksek.
Trump’tan Sert Mesaj: “Nerede Saklandığını Biliyoruz”
Trump’ın geçtiğimiz günlerde İran’ın dini liderine yönelik “Nerede saklandığını biliyoruz” ifadesini kullanması, Tahran-Washington hattındaki tansiyonu zirveye taşıdı. Bu açıklamanın hemen ardından gelen E-4B uçuşu, bazı çevrelerde “saldırı hazırlığı” yorumlarına yol açtı.
Resmî Açıklama Yok, Ancak Belirsizlik Büyük
Henüz ABD’den İran’a yönelik resmî bir askerî müdahale kararı açıklanmış değil. Ancak son günlerde yaşanan diplomatik ve askerî gelişmeler, olası bir operasyonun masada olduğunu gösteriyor. Başkent Washington’daki bu olağandışı hareketlilik ve “Kıyamet Günü Uçağı”nın devreye alınması, ABD’nin ciddi bir kriz senaryosuna hazırlandığı yönündeki iddiaları güçlendiriyor.
