İSTANBUL (AA) - ABD Merkez Bankası (Fed), gelecek hafta yapılacak yılın son para politikası toplantısına sınırlı veriyle giderken, yetkililer arasındaki görüş ayrılıklarına rağmen 25 baz puanlık faiz indirimi beklentileri öne çıkıyor.

Geçen hafta küresel piyasalarda ABD'de açıklanan makroekonomik veriler, Japonya Merkez Bankasına (BoJ) yönelik faiz artırım beklentilerinin güçlenmesi ve jeopolitik gelişmelerle karışık bir seyir öne çıktı. Gözler yeni haftada ABD Merkez Bankasının (Fed) alacağı para politikası kararlarına çevrildi.

Hafta başında BoJ'a ilişkin artan sıkılaşma tahminlerinin küresel tahvil piyasasını etkilemesiyle Japonya'nın yanı sıra ABD ve Avrupa'daki tahvil getirileri de yukarı yönlü ivmelendi. Tahvil faizlerindeki yükselişler pay piyasalarında fiyatlamaları zorlaştırırken, ABD'de açıklanan önemli veriler yatırımcıların odağında yer aldı.

ABD'de açıklanan veriler, istihdam piyasasında soğuma sinyalleri vermeye devam ederken, enflasyon görünümüne ilişkin mesaj verdi. ABD Ticaret Bakanlığının açıkladığı verilere göre, ülkede kişisel tüketim harcamaları eylülde yüzde 0,3 ile beklentiler dahilinde arttı.

Fed'in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları (PCE) fiyat endeksi eylülde aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda yüzde 2,8 artış kaydetti.

Aylık bazda beklentiler doğrultusunda artan endeksin, yıllık bazda yüzde 2,9 yükselmesi öngörülüyordu. Çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi, ağustosta aylık yüzde 0,2 ve yıllık yüzde 2,9 artmıştı.

Söz konusu gelişmelerle Fed'in 9-10 Aralık'ta yapacağı yılın son Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısında faiz indirimine gidebileceği yönündeki beklentiler gücünü korurken, para piyasalarında politika faizinin 25 baz puan indirme olasılığı yüzde 88 olarak fiyatlanıyor.

Analistler, Fed'in alacağı para politikası kararlarının ardından Fed Başkanı Jerome Powell'ın yapacağı sözle yönlendirmelerin de yatırımcıların odağında bulunduğunu belirterek, Powell'ın açıklamalarında bankanın gelecek dönemde atacağı adımlara ilişkin ipuçları aranacağını kaydetti.

Öte yandan, görev süresi gelecek yıl mayıs ayında dolacak Fed Başkanı Powell'ın yerine kimin geçeceği de merak konusu olmaya devam ediyor. ABD Başkanı Donald Trump yeni Fed başkanını gelecek yılın başında açıklayacağını belirtti. Trump, ayrıca Beyaz Saray Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett'ten 'potansiyel Fed başkanı' olarak bahsetti.

Göreve gelmesi halinde Hassett'in faiz indirimlerini önceleyen bir yaklaşım sergileyeceğine yönelik beklentiler para piyasalarında Fed'e ilişkin gevşeme öngörülerinin güçlenmesine katkı sağladı.

Ticaret cephesine bakıldığında ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick, Güney Kore'den ithal edilen otomobillere uygulanan gümrük vergisi oranının yüzde 15'e indirileceğini bildirdi. Bu arada, ABD yönetimi, İngiltere ile ilaç fiyatlandırmasına ilişkin prensip anlaşmasına vardığını duyurdu.

Jeopolitik tarafta ise ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında Venezuela üzerindeki uyuşturucu trafiğinin engellenmesine yönelik baskıyı artırdıklarına işaret ederek, yakında karadan da operasyonlara başlayacaklarına işaret etti.

Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin gelişmeler de yakından takip edilirken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin sert bir çıkış yaptı. Ukrayna'nın Karadeniz'de tanker saldırılarıyla korsanlık yaptığını belirten Putin, 'Rusya, tankerlere yapılan saldırılara karşılık Ukrayna limanlarına ve bu limanlara giren gemilere yönelik saldırılarını genişletecek.' dedi.

NATO'nun Avrupa kısmının Rusya ile savaşa hazırlandığı yönündeki açıklamalar hakkında Putin, 'Avrupa ile savaşa girme niyetimiz yok. Bunu yüzlerce kez söyledim. Ama Avrupa bizimle savaşmak isterse ve savaşmaya başlarsa biz hemen hazırız. Buna hiç kuşku yok.' ifadesini kullandı.

Bu gelişmelerin ışığında ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi haftalık bazda yaklaşık 12 baz puan artarak yüzde 4,12'de haftayı tamamladı.

Fed'e ilişkin artan gevşeme tahminlerine karşın, altının ons fiyatı haftayı negatif tarafta kapattı. Altının onsu haftalık bazda yüzde 0,54 değer kaybederek 4 bin 196 dolara indi. Gümüşün onsu ise cuma günü 59,34 dolara çıkarak rekor kırarken, haftayı yüzde 2,8 artışla 58,29 dolarda kapattı.

Dolar endeksi yüzde 0,5 düşüşle 98,9 seviyesinde haftayı tamamlarken, Brent petrolün varili ise yüzde 0,6 artışla 63,6 dolarda seyretti.

- New York borsası pozitif seyretti

New York borsasında geçen hafta alıcılı bir seyir öne çıktı. Haftalık bazda New York borsasında S&P 500 yüzde 0,31, Nasdaq endeksi yüzde 1,01 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,50 yükseldi.

Makroekonomik veri tarafında ADP özel sektör istihdamı kasım ayında artış beklentilerinin aksine 32 bin kişi azaldı. Bu, Mart 2023'ten bu yana özel sektör istihdamındaki en yüksek düşüş oldu.

ABD'de açıklanan imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), sektördeki daralmanın sürdüğüne işaret etti. Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) tarafından açıklanan imalat sanayi PMI, kasımda 48,2 değerine inerek beklentilerin altında gerçekleşti. İmalat sektörünün art arda dokuz aydır daraldığını gösteren endeks, temmuzdan bu yana en düşük seviyesini gördü.

ABD'de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 29 Kasım ile biten haftada 191 bine geriledi. Danışmanlık şirketi Challenger, Gray & Christmas tarafından yayımlanan veriler ise ABD merkezli işverenlerin duyurduğu işten çıkarmaların sayısının kasımda yıllık yüzde 24 artışla 71 bin 321'e yükseldiğini ortaya koydu.

İşten çıkarmalar, yılın 11 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 54 artarak toplam 1 milyon 170 bin 821'e yükseldi.

8 Aralık ile başlayacak haftada salı JOLTS açık iş sayısı, çarşamba Fed'in faiz kararı, Fed Başkanı Powell'ın konuşması, perşembe dış ticaret dengesi, haftalık işsizlik maaşı başvuruları verileri takip edilecek.

Avrupa borsaları karışık seyretti

Avrupa borsaları geçen hafta bölgede devam eden ekonomik aktiviteye ilişkin endişeler ve jeopolitik risklerin hala devam etmesiyle karışık bir görünüm verirken, gelecek hafta Fed'in faiz kararının yanı sıra Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın konuşması yatırımcıların odağına yerleşti.

Avrupa Birliği (AB) kurumları, Rusya'dan doğal gaz ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatının 2027 sonbaharına kadar aşamalı biçimde sonlandırılmasında anlaştı.

AB Komisyonu, savaş nedeniyle finansman sorunu yaşayan Ukrayna'ya gelecek yıllarda mali destek sağlamak için dondurulmuş Rus varlıklarını teminat göstererek kredi verilmesi ile birlik bütçesi teminatıyla kredi verilmesini içeren iki seçenek önerdi.

Belçika Başbakanı Bart de Wever, verdiği röportajda 'Rusya'nın Ukrayna'da yenilgiye uğrayacağına inanmak tam bir yanılsama, bir masal.' dedi. De Wever, Rus varlıklarına el konulması halinde, Rusya'nın da bazı Batı varlıklarına el koyabileceğinin uyarısını yaptı.

Rusya'nın dondurulmuş varlıklarına el konulması ve Ukrayna'ya kullandırılması planının güzel bir hikaye olabileceğini ifade eden De Wever, 'Ancak başka bir ülkenin dondurulmuş varlıklarını, egemen servet fonlarını almak ya da çalmak, daha önce hiç yapılmış bir şey değil.' diye konuştu.

Almanya Başbakanı Friedrich Merz ise cuma günü Norveç'e yapılması planlanan gezisini Rusya'nın dondurulmuş varlıklarıyla ilgili görüşmeler nedeniyle erteledi.

İngiltere Merkez Bankası (BoE), yapay zeka şirketlerinin yüksek değerlemeleri nedeniyle 'keskin bir düzeltme' riski konusunda uyarıda bulundu. Almanya'da sanayiciler, ekonominin son 76 yılın en derin krizini yaşadığını belirterek sanayi üretiminin bu yıl yüzde 2 daralacağını öngördü.

Makroekonomik veri tarafında ise Avro Bölgesi'nde ekimde yüzde 2,1 olan yıllık enflasyon, kasımda yüzde 2,2'ye yükseldi. Avro Bölgesi'nde işsizlik oranı ekim ayında yüzde 6,4 seviyesini korudu.

Almanya'da da imalat sanayi PMI, yeni siparişlerdeki keskin düşüş nedeniyle kasımda 48,2 puana gerileyerek son 9 ayın en düşük seviyesini gördü. İngiltere'de ise imalat sanayi PMI kasımda 50,2 puanla son 14 ayın en yüksek seviyesine çıktı.

Bu gelişmelerle geçen hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,56, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,1 düşerken, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,17 ve Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,83 yükseldi.

Gelecek hafta pazartesi Almanya'da sanayi üretimi, salı Almanya'da dış ticaret verileri, çarşamba Avro Bölgesi'nde ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması, cuma İngiltere'de sanayi üretimi, Almanya'da enflasyon takip edilecek.

Asya borsaları pozitif seyretti

Asya tarafında ise Japonya'da tahvil getirilerindeki yükselişler öne çıkarken, bölge piyasaları pozitif bir seyir izledi. Fed'e ilişkin artan faiz indirimi beklentileri ve ABD'nin Güney Kore'den ithal edilen otomobillere uygulanan gümrük vergisi oranını indirmesi bölge piyasalarını olumlu etkiledi.

Öte yandan Japonya Merkez Bankasının (BoJ) 19 Aralık'taki toplantısında faiz artırımına gidebileceği ihtimalleri güçlenmeyi sürdürürken, BoJ Başkanı Kazuo Ueda, ülkenin nötr faiz oranını tahmin etmenin zorluğu nedeniyle merkez bankasının faiz oranlarını nereye kadar artırabileceği konusunda belirsizlik olduğunu söyledi.

Ueda, BoJ'un bir sonraki politika toplantısında faiz artışının artıları ve eksilerinin ele alınacağını kaydetti. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda BoJ'un aralık ayında faiz artırımına gideceğine yönelik beklentiler yüzde 91 seviyesine ulaştı.

Makroekonomik verilerde ise Japonya'da hizmet sektörü PMI kasımda 53,2 olarak gerçekleşirken, önceki aya göre ılımlı da olsa artış gösterdi. Söz konusu veri ülkede harcamaların gücünü koruduğuna işaret ederken, enflasyonist baskıların devam edebileceği sinyalini verdi. Çin'de ise hizmet sektörü PMI 52,1 ile beklentilere paralel gerçekleşti.

Analistler, Çin'de hizmet sektörünün son 5 ayın en düşük büyümesini kaydettiğini belirterek, tüketici talebindeki zayıflığın ekonomik yavaşlamaya yönelik baskıları artırdığını söyledi.

Japonya'da hanehalkı harcamaları ekim ayında yıllık bazda yüzde 3 düşüşle beklentilerin altında gerçekleşirken, ekim ayına ilişkin öncü endeks 110 ile öngörüleri geride bıraktı.

Dolar/yen paritesi haftayı yüzde 0,5 düşüşle 155,3 seviyesinde tamamladı.

Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,37, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,87, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 4,42 ve Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,47 yükseldi.

Gelecek hafta pazartesi Japonya'da büyüme, dış ticaret dengesi, çarşamba Japonya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Çin'de ÜFE ve TÜFE, cuma Japonya'da kapasite kullanım oranı, sanayi üretimi takip edilecek.

Yurt içinde TCMB'nin faiz kararı takip edilecek

Yurt içinde geçen hafta alış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftalık bazda yüzde 1 yükselişle 11.007,37 puandan kapandı. Gelecek hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında çıkacak faiz kararı gündemin odağında yer alacak.

EPDK 21 şirkete lisans verdi
EPDK 21 şirkete lisans verdi
İçeriği Görüntüle

Türkiye'de aylık enflasyon 30 ay sonra yüzde 1'in altına indi. Kasımda TÜFE'deki artış aylık bazda yüzde 0,87 ile son 30 ayın, yıllık bazda da yüzde 31,07 ile son 4 yılın en düşük seviyesine geriledi.

Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 233 baz puana inerek Mayıs 2018'den bu yana en düşük seviyeye geriledi.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye ekonomisinin büyüme beklentisini bu yıl için yüzde 3,5'ten 3,8'e çıkardığını belirtti.

Kuruluş tarafından yayımlanan raporda, Türkiye ekonomisinin 2026 ve 2027 yıllarına ilişkin büyüme beklentilerinde ise değişikliğe gidilmediği, ülke ekonomisinin gelecek yıl yüzde 3,5 ve 2027'de yüzde 4,2 büyümesinin öngörüldüğü aktarıldı.

Dolar/TL, haftayı önceki haftalık kapanışın yüzde 0,1 üzerinde 42,5350'den tamamladı.

Gelecek hafta yurt içinde çarşamba sanayi üretimi, perşembe TCMB faiz kararı, cuma ödemeler dengesi ve TCMB piyasa katılımcıları anketi takip edilecek.


Muhabir: Ali Canberk Özbuğutu,Burhan Sansarlıoğlu

Kaynak: AA