Hukuki Çıkmaz
· 6306 sayılı yasa: Deprem sonrası hızlı rezerv yapı alanı ilanı ile konut üretimini kolaylaştırıyor.
· 2863 sayılı yasa: Kültürel ve doğal mirasın korunması için Koruma Kurulu onayını zorunlu kılıyor.

Bugün Defne’de yükselen binalar, bu iki yasa arasındaki açık çatışmayı gözler önüne seriyor. Koruma Kurulu kararı olmadan başlayan inşaat, Hatay’ın arkeolojik mirası için geri dönüşsüz kayıplara yol açabilir.
Komşu Parseller de Tehlikede
Uzmanlar uyarıyor:
“Bir parselde başlatılan uygulama, diğerlerine de emsal olur. Sit potansiyeli olan tüm komşu alanlar tehdit altında.”
Bu durum, yalnızca bir mahalle meselesi değil; Antakya’nın binlerce yıllık hafızasının silinme ihtimali demek.

Hukuk Kliniği Devrede
Kalantakya Hukuk Kliniği, konuyu gündeme taşıyarak bir hukuki inceleme projesi başlatıyor. Klinik, hem ulusal yasaların hem de uluslararası kültürel miras sözleşmelerinin devreye girmesi gerektiğini vurguluyor.
Yapılan açıklamada şu çarpıcı ifadeler kullanıldı:
“Deprem sonrası yeniden inşa, barınma hakkını karşılamalı. Ama bu süreç kültürel mirasımızı yok sayarak ilerlerse, Antakya’yı Antakya yapan hafızayı kaybederiz.”
Cevap Bekleyen Sorular
· Rezerv alan ilanı Koruma Kurulu yetkisini yok sayabilir mi?
· İnşaatın durdurulması için dava açılabilir mi?
· Türkiye’nin UNESCO ve AİHM yükümlülükleri devreye girer mi?
· Komşu parseller nasıl korunacak?
Gelecek ve Geçmiş Arasında Hatay
Hatay’da deprem yaraları sarılırken yükselen binalar, bir yandan umut olurken, diğer yandan tarihi hafızayı yok etme riski taşıyor.
Bedevi Mahallesi örneği, yalnızca bir imar meselesi değil; kentin kimliğini, tarihini ve geleceğini belirleyecek bir kırılma noktası.


